[vc_row][vc_column][vc_column_text]
İdrar torbasının ve idrar kanalının yapısı ve fonksiyonu nedir?
İdrar torbası (Mesane), böbreklerde üretilen idrarın biriktiği yerdir. İdrar torbası ile böbrekler arasında üreter denilen bir kanal vardır. İdrar torbasının altında ise idrarın yapıldığı ve erkeklerde penisten, kadınlarda vajinanın hemen üstünden dışarı açılan bir kanal (üretra) bulunur. İdrar torbası erkeklerde bağırsakların önünde bayanlarda ise rahmin altında yer alır. Böbreklerden gelen idrar yavaş yavaş idrar torbasına dolmaya başlar. Belli bir doluluğa ulaşana kadar sıkışıklık hissi hissedilmez, çünkü idrar torbası kaslardan oluşan bir yapıda olmakla birlikte elastik bir yapısı vardır. Ve bu dolma esnasında beyinden gelen sinyaller ile idrar torbasının kasılmadan gevşek kalması sağlanır. Bu sırada idrarı tutmayı sağlayan idrar torbasının çıkışında bulunan ve idrar kanalını (üretra) çepeçevre saran kasların (sfinkter) kasılı olarak kalması da sağlanır. Böylece kişi dolum esnasında idrar kaçırmaz. Yeterli doluluğa ulaşınca idrar torbasından beyine sinyal gider ve beyin tuvalete gitmek için kişiyi uyarır, yani sıkışma hissi hissedilir. Böylece kişi tuvalete gider, işemeye başlarken beyinden gelen sinyallerle idrar torbası kasılır ve idrar tutmayı sağlayan kaslar (sfinkter) gevşer. Hiç düşünmeden yaptığımız bu işeme işi aslında çok komplike bir sinir ve kas uyumu gerektirir. Normal bireylerde mesanede 350 ile 500 ml arasında idrar birikebilir.
İdrar kaçırma sebepleri nelerdir?
İdrar kaçırma (inkontinans), birçok sebebe bağlı olarak meydana gelebilmektedir. İdrar yolu enfeksiyonları, kadınlarda vajinal enfeksiyonlar, idrar torbası içerisinde bulunan taşlar veya tümörler, idrar torbasının düzenli çalışmasını sağlayan kaslarda veya sinirlerde fonksiyon bozuklukları, erkeklerde aşırı prostat büyümeleri veya idrar torbası çıkışındaki darlıklar, kadınlarda idrar torbasının sarkması, bazen gebelik, aşırı kabızlık, kadınlarda yaşlılık, idrar torbası veya prostata yakın yapılan ameliyatlar, çeşitli sebeplerle bu bölgeye yapılan ışın tedavileri (Radyoterapi), beyin veya omurilik hastalıkları, doğuştan gelen anatomik bozukluklar gibi.
Yukarıdan anlaşılabileceği gibi idrar kaçırma sadece kadınlarda değil, hem kadın hem erkek hem de çocuklarda görülebilir. İdar kaçırma sebebi iyi aydınlatılırsa hastaya uygulanacak tedavi de o kadar doğru olacaktır. Bunların yanısıra idrarın kaçma şekline göre bir sınıflandırma da yapılır. Bu sınıflandırma da hem nedenini ortaya koymada hem de tedaviyi belirlemede önemlidir. Öyleyse;
İdrar kaçırma çeşitleri nelerdir?
Hastalar yukarıda sayılan sebeplerin hangisiyle kaçırıyor olursa olsunlar, kaçırma tipleri aşağıdakilerden birisine uyar.
a) Yetiştirememe tarzı idrar kaçırma (Urge inkontinans): Bu tip idrar kaçırmada hastalar ani sıkışma hissi hisseder ve tuvalete yetişmeye çalışırken idrar kaçırırlar. Genellikle idrarın az bir kısmını kaçırdıkları gibi tamamını da kaçırabilirler. Bu tip kaçırması olan hastalar genellikle çok sık idrara çıkar ve sosyal hayatları oldukça kötü etkilenir. Çoğu hastada aşırı aktif mesane (hiperaktif mesane), yani idrar torbasının aşırı aktivitesi vardır. İdrar torbası tam dolmadan sinirlerin uyarılması ile işeme hissi hissedilir ve ani kasılma ile hasta idrar yapmaya başlar.
b) Öksürmekle, hapşurmakla, gülmekle olan kaçırma (Stress inkontinans): Başlıkta sayılan hareketlerin tamamı karın içi basıncın ani artışına neden olan olaylardır. Aynı zamanda karın içi basıncını arttıran diğer durumlarda da (örn : ağır kaldırma) hasta idrar kaçırır. Bu tip idrar kaçırma genellikle idrarı tutmamızı sağlayan kasların (sfinkter) yeterli görev yapamamasından veya idrar torbasının sarkmasından kaynaklanır. İdrar torbasını yerinde tutan, vücudumuzun alt kısmını destekleyen kaslar mevcuttur. Bu kasların zamanla zayıflaması idrar torbasının sarkmasına ve dinamiğinin bozulmasına yol açar. Bu kasların zayıflamasının bir diğer ve sık görülen nedeni ise çok doğum veya zorlu doğum yapmaktır. Erkeklerde ise prostat ameliyatlarından sonra sfinkter kaslarının zarar görmesine bağlı olarak bazen bu tip idrar kaçırma görülür.
c) Karma tip (mikst tip) idrar kaçırma: İlk iki maddedeki kaçırmanın her ikisininde aynı kişide bulunduğu tiptir. Genellikle hastalarda iki tip idrar kaçırmaya neden olan iki ayrı olay bulunur. Bu şekilde idrar kaçırma da kadınlarda sıkça görülür.
d) Taşma şeklinde idrar kaçırma: Çoğunlukla erkeklerde görülen bir kaçırma şeklidir. Ancak kadınlarda da görülebilir. İdrar torbasının çıkışında bir problem varsa (erkeklerde prostat büyümesi gibi) idrar torbası yeterli boşalamaz, zamanla tamamı dolar ve artık kapasitesi almamaya başlar. Bu durumda sürekli ve damla damla tarzda hasta idrar kaçırmaya başlar.
e) Hiç hissetmeden idrar kaçırma: Bu tip idrar kaçırma genellikle beyin veya omurilik hasarlarında veya hastalıklarında meydana gelir. Hastalar genellikle büyük tuvaletini de kaçırırlar.
İdrar kaçırma tanısı nasıl konulur?
Tanı koymanın birinci basamağı, hastanın öyküsünün iyi alınması ve ayrıntılı bir fizik muayenedir. Öykü alınması özellikle hastanın hangi tipte ve ne kadar (kaç ped ıslattığı) idrar kaçırdığını anlamayı sağlar. Muayene ise özellikle idrar torbası sarkması olup olmadığını belirlemeye yarar. Ayrıca
Bunların dışında enfeksiyon varlığını araştırmak için idrar tahilili, idrar torbasında taş, tümör gibi kaçırmaya sebep olabilecek hastalıklardan şüphelenildiğinde ultrasonografi, hastanın günlük işeme, sıvı alımı ve idrar kaçırma alışkanlıklarını öğrenmemizi sağlayan işeme çizelgesi istenebilen tetkiklerdir. Ayrıca doğru tanı koymak için, özellikle erkeklerde işeme hızlarının ölçüldüğü Üroflowmetri, idrar torbasının fonkisyonlarının ve kapasitesinin anlaşılmasını sağlayan Ürodinami tetkikleri gerekebilir.
İdrar Kaçırma Tedavi Yöntemleri
Tedavi kararı vermek için öncelikli olarak idrar kaçırmanın nedeni ortaya koyulmalıdır. Neden ortadan kaldırılabilirse kaçırma da düzelecektir. Tedaviye karar verirken idrar kaçırmanın tipi önem kazanır.
a) Yaşam tarzı değişiklikleri: Hafif düzeyde şikayeti olan hastalar günlük yaşamlarında yapacakları bazı değişikliklerle bu sorundan kurtulabilirler. Burada amaç idrar kaçırmaya etki eden faktörlerin iyileştirilmesini sağlamaktır
⁃ Kabızlığın giderilmesi
⁃ Şişmanlığın önlenmesi
⁃ Sigara kullanımının bırakılması
⁃ Aşırı sıvı alımının önlenmesi
⁃ Kafein ve alkol gibi idrar çıkışını arttıran maddelerden uzak durulması
⁃ Kadınlık hormonunun dengelenmesi
⁃ İdrar kaçırmaya sebep olabilecek ilaç kullanımı varsa bunların bırakılması veya değiştirilmesi
⁃ Spor yapılması
b) Egzersiz: Burada bahsedilen egzersiz günlük spordan ziyade idrar tutmamızı sağlayan kasların güçlendirilmesi esasına dayanan hareketlerdir. Kegel egzersizi olarak bilinen bu hareketler, idrar tutmamızı sağlayan kasların kişi tarafından sıkılması, bir süre böyle beklenmesi daha sonra gevşetilmesi şeklinde yapılır. Bu işlemi yaparken hangi kasların kasılması gerektiği öğrenilmelidir. Bu egzersizler stress tip, yani öksürmekle hapşurmakla olan idrar kaçırma tipinde etkilidir. Tuvalete yetiştirememe tarzı idrar kaçırmaya çok fazla etkisi yoktur. Bu egzersizleri kolaylaştırmak amacıyla belli ağırlıları vajinal olarak tutma prensibine dayanan materyaller mevcuttur. Ayrıca, bu kasların gelişimini sağlamak için düşük enerjili elektrik stimülasyonu verilerek kullanılan cihazlar da piyasada mevcuttur. Bu cihazlar vajinaya yerleştirilerek kullanılır.
c) İlaç tedavisi: Uzun yıllardır üroloji pratiğinde idrar torbasını gevşeten böylece idrar torbasının aşırı kasılmalarını önleyen ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar tuvalete yetiştirememe tarzında idrar kaçırmaya etkili olmaktadır. Son yıllarda stress tipte idrar kaçırma için de ilaç piyasaya çıkmıştır ancak cerrahi tedavi kadar etkili değildir ve şikayeti daha az olan hastalarda veya ameliyat olamayan- olmak istemeyen hastalarda kullanılmaktadır. Bu ilaçlar hekim kontrolünde başlanmalı ve gerektiği kadar devam edilmelidir. .
d) Ameliyat (Cerrahi tedavi): Öksürmekle, hapşurmakla, gülmekle olan (stress tip) idrar kaçırmanın en etkili yolu cerrahi tedavidir. Bu sırada varsa idrar torbası sarkmaları da tamir edilir. Eskiden bunun için göbek altından yapılan büyük kesilerle bu ameliyatlar yapılmakta iken, günümüzde vajinal bölgeden yaklaşık 2 cm lik (dışarıdan bir iz görünmeden) kesilerden yapılan askı ameliyatları çok yaygın ve etkilidir. Genellikle hasta ertesi gün, bazen aynı gün taburcu edilebilir. Kısaca TOT veya TVT adı verilen bu askı ameliyatlarında idrar kanalı yukarı doğru asılarak hastanın idrar kaçırması önlenir. Bu ameliyatın başarısız olduğu durumlarda karın içerisinden yapılan laparoskopik veya açık ameliyatlarla tedavi denenebilir.
[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row bg_type=”grad” bg_grad=”background: -webkit-gradient(linear, left top, left bottom, color-stop(21%, #E3E3E3), color-stop(24%, #E3E3E3));background: -moz-linear-gradient(top,#E3E3E3 21%,#E3E3E3 24%);background: -webkit-linear-gradient(top,#E3E3E3 21%,#E3E3E3 24%);background: -o-linear-gradient(top,#E3E3E3 21%,#E3E3E3 24%);background: -ms-linear-gradient(top,#E3E3E3 21%,#E3E3E3 24%);background: linear-gradient(top,#E3E3E3 21%,#E3E3E3 24%);”][vc_column][vc_custom_heading text=”Randevu & Bilgi”]