Böbrek taşından şüphelenilen hastada bazı kan ve idrar tahlili yapılır. Daha sonra taşın yerini, boyutunu, böbreğin durumunu görmek için film çekmek gerekir. Bu noktada çekilebilecek filmleri 4 başlıkta toplayabiliriz.
1. Direk Karın Grafisi, DÜSG (Düz film): Akciğer filminde kullanılan aynı cihazlarla çekilir. Hasta sedyeye yatırılır ve yatarak karın filmi çekilir. Böbrek taşı çok büyük olsa bile böbrek taşların yaklaşık %20 si bu filmlerde hiç görünmez. Bir diğer dezavantajı çok küçük taşlar filmde görünüyor olsa bile net seçilemeyebilir. Ayrıca barsaklarda bulunan gazlar ve kemik yapıları da bu taşların filmde görünmesine engel olabilir. Taş tanısı koymada yetersiz bir filmdir. Daha çok bilinen taşların takibinde kullanılır. Radyasyon miktarı yaklaşık 0.5 mSV dir.
2. Ultrasonografi: Böbrek taşları konusunda en sık kullanılan yöntemlerden birisidir. Radyasyon içermemesi en büyük avantajıdır ancak idrar yollarının tümünü (özellikle üreter taşlarını) gösteremediği gibi, taşların böbrek içindeki yerleşimlerini de net olarak gösteremez. Özellikle çocuklarda ilk tercih, gebelerde ise tek tercih olarak kullanılmaktadır.
3. İlaçlı Böbrek Filmi (İVP): Damardan ilaç verilerek çekilir. Bir gün öncesinde barsak temizliği (ishal yapıcı ilaçlar verilerek) yapılması gerekir. Damardan ilaç verilmeden 1 tane DÜSG çekilir, ilaç verildikten sonra 3 veya 4 tane daha DÜSG çekilir. Böbreğin fonksiyonunu göstermesi avantajı iken birçok kısıtlayıcı durumu ve dezavantajı vardır. Bunlar; böbrek fonksiyonu bozuk hastada çekilememesi, ağrı varlığında çekilememesi, barsak temizliği yeterli olmadığında çekilememesi, ilaca karşı allerji olduğu durumda çekilememesi, düz filmde görünmeyen taşları net olarak gösterememesi, böbrek fonksiyonu yavaşlamış hastalarda yeterli görüntü verememesi gibi. Radyasyon miktarı yaklaşık 2.5 mSV dir.
4. İlaçsız Tomografi: Eskiden taş hastalarına rutin olarak çekilen film IVP idi. Ancak daha düşük radyasyonlu tomografilerin kullanıma girmesi, bu hastalarda tercihimizin bu yöne kaymasına neden olmuştur. İlaçsız olarak çekilen düşük yoğunluklu tomografiler, IVP den daha düşük doz radyasyon içerir. Bunun yanı sıra, görüntü kalitesi , taşın 3 boyutlu olarak yapısının ortaya konması, taşın sertliğini göstermesi, taşın böbrek veya kanal içindeki yerleşimini net göstermesi konusunda eşsizdir. Bunun dışında maliyeti İVP den daha düşüktür, barsak temizliği veya açlık gerektirmez, ilaç allerjisi riski taşımaz ve böbrek fonksiyonları bozuk hastalarda veya ağrılı hastalarda da çekilebilir. Radyasyon miktarı 1.2 mSV civarındadır. Günümüzde böbrek taşından şüphelenilen hastalarda kullanılan film olarak ilk seçenek ilaçsız düşük yoğunluklu karın tomografisidir.